Danıştay Yedinci Dairenin Gümrükler Genel Müdürlüğü’nün gözetim uygulamasına ilişkin 2019/1 sayılı Genelgesini iptal etmesi ve yeni bir düzenleme yapılmaması nedeniyle sektörde ciddi bir belirsizlik ve riskler ortaya çıkmıştır.
thalatta Gözetim Önlemlerine İlişkin Tebliğler kapsamı ürün sayısının gümrük tarife istatistik pozisyonu (GTİP) itibariyle on bine yakın bir ürünü kapsaması nedeniyle, bu ürünleri ithal eden üreticiler veya tedarikçiler açısından tebliğlerde belirtilen gözetim belgesi ibraz edilmeden gözetim kıymeti ilave edilse dahi ithaline izin verilip verilmeyeceğine ilişkin gümrük idarelerinde yeknesak bir görüş olmaması ciddi manada belirsizlik oluşturmaktadır.
Tebliğde belirtilen şekilde gözetim belgesi başvurusu yapılması halinde istenilen bilgi ve belgelerin sunulması o kadar maliyetli ve temini çoğu zaman güç belgeler ki adeta belge verilmemesi esasına dayalı bir bürokratik süreci kapsaması nedeniyle de belge alınamama riski bulunmaktadır.
Bir yandan belge alınamama riski, bir taraftan konuyla ilgili bir düzenleme yapılmamasından kaynaklı belirsizliklerin varlığı ithalatçıların kafasını bir hayli karıştırmış durumda.
Teorik olarak riskleri belirleyip belli matematiksel modellerle yönetmek mümkün olabilir, ancak belirsizlikleri yönetmek teorik olarak mümkün değildir.
Yani ithal eşyasının kıymetini gözetim kıymetine yükselterek beyan edilmesi halinde A gümrük idaresi ithalata izin verebilirken, B gümrük idaresi beyan sahibinden gözetim belgesi isteyebilir. İbraz edilmediği taktirde Gümrük Kanunu’nun 235/1-c bendi hükmüne göre gümrüklenmiş değerinin iki katı ceza uygulayabilir.
Bu uygulama sonuçları itibariyle, gözetim belgesi başvurularında gözetim tebliğinde yer alan başvuru sürecindeki bilgi ve belgeler ile oluşturulan bürokratik formaliteler dikkate alındığında, başvuruların önemli bir kısmının olumsuz sonuçlanacağı, az sayıda düzenlenecek gözetim belgesi ile de ithalat önemli ölçüde engellenmiş olacaktır. Düzenlenen gözetim/kayıt belgelerinde ise kıymet, gözetim kıymetine göre yüksek belirleneceğinden fiktif kıymetler üzerinden fazladan vergi ödenmesine devam edilmiş olunacaktır.
Genelge iptaliyle birlikte iş öyle bir noktaya geldi ki “denize düşen yılana sarılırmış” sözünü doğrularcasına ithalatçılar fiktif kıymetler üzerinden vergi ödemeye razı olma noktasına gelmiştir. Mevcut durum Taraf olduğumuz DTÖ Ticaretin Kolaylaştırılması Anlaşması hükümlerinin hilafına bir uygulama olup ivedi olarak ticaretin engellenmesine yönelik bu tip uygulamalara son verilmelidir.
Bu bağlamda İthalat Genel Müdürlüğü’nün ivedi olarak gözetim belgesi düzenlemesine ilişkin süreci kısaltacak ve başvuruları süratle sonuçlandıracak yeni bir düzenleme yapması önem arz etmektedir. Örneğin ihracı kayda tabi ürünlerin ihracında, ihracatçılar birliğine elektronik olarak beyanname bilgileri ile başvuru yapılıp kripto numarası alınmasına benzer TPS üzerinden başvuru yapılıp ID numarası oluşturulması halinde yaşanan karmaşa ve belirsizlikler de önemli ölçüde sona erecektir.
Gözetim Belgesi ithalatın izlenmesine yönelik ilgili kurum tarafından temin edilen ve uygulanması düşünülen önlemler için veri teminine yönelik bir idari uygulama olup, izin belgesi, uygunluk belgesi yerine kaim bir belge olmadığından Gümrük Kanununa göre ceza uygulanmasının hiç bir yasal dayanağı bulunmamaktadır. Buna rağmen idarelerin ceza uygulaması durumu önemli bir risk faktörü olarak karşımızda durmaktadır.
Danıştay’ın Kararı 2019/1 sayılı Genelgenin iptali ile ilgili olup Danıştay’a iptal başvurusu yapılması gereken gözetimle ilgili 2004/7304 sayılı Karar’a göre çıkarılan ve Gümrük Kanunu ve Taraf olduğumuz DTÖ Anlaşmalarına aykırı olarak eşik kıymet belirlenerek bu kıymetler üzerinden ithal eşyasının vergilendirilmesine yol açan İthalatta Gözetim Önlemlerine İlişkin Tebliğler için iptal davası açılmasının yerinde olacağı değerlendirilmektedir.
Ayrıca 2004/7304 sayılı Kararın yasal dayanaklarındaki kanun maddelerinin hiç birisi gözetim önlemi uygulanmasına ilişkin bir hüküm ve yetki bulunmamaktadır.. Danıştay Kararında DTÖ Mal Ticaretine İlişkin Anlaşmalarda Gözetim ve Korunma Önlemi varmış gibi bir değerlendirmede bulunmuş olup, 1995/6525 sayılı Karar ile onaylanmış DTÖ Anlaşması 1/A Ekini oluşturan anlaşmalarda “Korunma Tedbirleri Anlaşması olup, bu Anlaşmasının “Bazı Tedbirlerin Yasaklanması ve Kaldırılması” başlıklı Madde 11’inci maddesi ile ithalat ve ihracatta gözetim önlemi ve benzeri ithalat ihracat kısıtlamaları yasaklanmıştır.
Sonuç itibariyle Danıştayın gerekçeleri hukuka uygun olmakla birlikte gözetim önlemlerine ilişkin Karar ve Tebliğlerin yasal bir dayanağı bulunmamakta ve taraf olduğumuz Anlaşma hükümlerine ve Gümrük Kanunu ile GATT’ın VII’inci Maddesinin Uygulanmasına İlişkin Anlaşmanın keyfi ve fiktif kıymetlerin gümrük kıymetine esas alınamayacağı hükümlerine açıkça aykırılık teşkil etmektedir.
2004/7304 sayılı Karar ve buna bağlı tebliğlerin iptali için dava açılıp ceberut bir uygulama olan ve Anayasamızın kanunilik ve ölçülülük ilkesine aykırı uygulanan gözetim kıymeti uygulamasına son verilmelidir.
24.06.2025
Atilla ŞAHİN
Ankara Gümrük Müşavirleri Derneği Başkanı